Hatice Çiftçioğulları ile sözlü tarih görüşmesi

Ben 1962 yılında Taşkapı Caddesi’nde dünyaya gelmişim. Babam Nurettin Çiftçioğulları aynı sokakta terzilik yapıyordu. Annem ise Gülbin Çiftçioğulları Altıparmak’tan buraya gelin gelmiş. Kız kardeşimin adı ise Handan.

1975 – 1976 Eğitim Öğretim Yılı Mithatpaşa İlkokulu Mezuniyet Anısı, Handan Çiftçioğlu

Bizde bir pikap vardı. O pikap plaklarıyla birlikte komşuları sırayla gezerdi. Sünnet ya da düğün olsa konu komşu ailece birlikte eğlenirdik. Ama öyle mahalle arasında düğün falan olmazdı. Her şey sıralı, sekilliydi. İlk televizyon, Kökenliler’deydi. Dr. Ahmet Kökenli ve kardeşi İsmet Kökenli… Haftanın belirli günleri onlara televizyon izlemeye giderdik. O saati çay saati yapardık. 1967-1969 tarihlerinde yer içer; hem de televizyonda o meşhur koroları izlerdik.

Mahallede zaten çok çocuk yoktu. Erkek, kız birlikte oynarlardı. 1960-1970 yılları arasında erkek arkadaşıma ders çalışmaya gidebilirdim. Genelde sokakta apartmanların merdivenlerinde evcilik, tiyatroculuk oynardık. Kardeşim, çok meraklıydı, Hacivat-Karagöz oynatırdı. Çocuklardan da para toplardı. Bir de sokakta sek sek ve cilli oynardık.

Sokağımızdan naneciler geçerlerdi. Keman ve dümbelek çalarlar; nane şekeri ve samanlı kâğıtta şarkı sözü satarlardı. Ayı oynatanlar gelirdi.

Hafta sonları sinemaya giderdik. Annemler, Romans Çay Bahçesi’ne ve Tayland’a (Fuar Aile Gazinosu) kadınlar matinesine giderlerdi. Çiçek Izgara ve İskender’e gidip yemek yerdik. Komşularla çok sık görüşmezdik. Çok samimiydik. İlişkilerimiz çok sıcaktı ama asla çat kapı evlerine gitmezdik.

1969 – Nurettin Çiftçioğulları, Kızları Hatice ile Handan ve Arkadaşları Nalbantoğlu Mahallesi Bademli Sokak’ta Kartopu Oynarken

Kış geceleri tüm mahalledeki çocuklar hep birlikte kızak kayardık. Genelde şu andaki Ülkü Pastanesi’nin olduğu yer boş bir alan olduğu için orada kızak kayardık.

Babam Pantoloncu Nurettin diye anılırdı. Kendisini herkes tanırdı. Araplara, sanatçılara provasız pantolon dikerdi. Kimi Araplar gelir; 20 pantolon birden diktirirlerdi. Bankacılar, sigortacılar, vergi dairesinde çalışan memurlar hep müşterisiydi. Arkadaşları her akşam işten çıkınca, babamın dükkânının köşesinde toplanır; sohbet ederlerdi. Babam, dükkânını askerden gelince açmış; 38 sene aynı dükkânı çalıştırmıştı.

 

Sibel Gök tarafından 10.08.2010 tarihinde görüşülmüştür.

 

ARAMA YAP