Dedem Siğilili olduğu için bu soyadını almışız. 1934 Bursa doğumluyum. Ailem eski Bursalı. Amcam Necmettin’in  Kapalı Çarşı’da Erakiyeciler Sokak’ta havlucu dükkanı vardı. 1942 yılında amcamın yanında çalışmaya başladım. 1943-1944 senesinde İstanbul’a gittim. Başka bir işle meşgul oldum. Daha sonra 1975-1980 yılları arasında tekrar çarşıya geldim. Galeri Halim adıyla gümüş üzerine bir mağaza açtım.

Çarşıya ilk geldiğim dönemdeki esnaflardan hatırladıklarım şunlardı: Şapkacı Kazım (kendisi kumaş satardı), Cici Mağazası Nazif Ergül, Üçiş Manifatura Ahmet Yağlıkçıoğlu, manifaturacı Nurettin Foça, İpekerler, Pirinç Han’da Kolsuz Faik, ayakkabıcı Refik Usta (siparişe göre ayakkabı yapardı),  Burç Mağazaları’nın sahibi Nejat Burçüstü, Ergun Kağıtçıbaşı (şuan ki Akgün Terlikleri’nin olduğu yerde), Aktar Kemal Bey (Akgün Terlik’in yanı), tuhafiyeci Kıpışık Reşat. Çarşıda genelde manifaturacılar vardı.

Esnafla bayramlaşma çarşıda olurdu. Çocukluğumuzda koza zamanında Koza Han’ından Kayhan’a kadar koza küfelerinden geçilmezdi. 1980 yılında bir tek küfe kalmadı. Bursa’da dutlukta kalmadı. Koza getirenler arabalarını Tahtakale’de Pekmez Hanı’na bırakırlardı.

Usta çırak ilişkisi şimdikinden çok daha ciddiydi. Çıraklar ustalarına riayet ederler, onlarda çıraklara sahip çıkarlardı.

Çarşıda Yahudiler’de vardı. Genelde manifaturacılık yaparlardı. 7-8 dükkândılar. Sonradan çoğu İsrail’e gittiler.

Şapkacı Kazım tek erkek kumaşı satan kişiydi. Ondan kumaş alıp, terzilere diktirmeye verirlerdi. Çallı Mustafa en meşhur terziydi. Şetbaşı’ndaydı. Bir diğer meşhur terzi de Hasan Sıray’dı. Onunda yeri Atatürk Caddesi’ndeydi.

Sibel Gök tarafından 22.03.2010 tarihinde görüşülmüştür.